Hepimizin malumu olduğu üzere dershaneler kapatıldı. Devlet, dershanelerde çalışan binlerce öğretmenin işsiz kalmasına seyirci kalmadı ve özel okulculuğu teşvik etti. Özel okul olma standartlarını gevşetti. üç yıllık bir geçiş süreci tanıyarak dershane olarak kullanılan binaların okul olarak kullanılmasına müsaade etti. Böylece temel ortaokul ve temel lise dediğimiz kurumlar ortaya çıktı. Bu kurumların müzik, beden eğitimi, resim gibi sosyal dersleri ve çocukların teneffüs yapacakları bir bahçeleri yok, ama olsun bu bir geçiş dönemi. Devlet öğrenci başına bir miktar maddi destek vererek de özel okullaşmayı destekliyor. Böylece bir taraftan eğitim sektörü canlı tutulmaya çalışılırken, diğer taraftan devletin üzerindeki istihdam yükü hafifletilmeye çalışılıyor.
Zamanla bu işler rayına girecektir, ama geçiş dönemine mahsus sorunlar oldukça belirgin. Öncelikle şunu belirtmek gerekir ki, dershaneciler dershane anlayışını olduğu gibi bu temel okullara taşıdılar. Bu sadece eğitim öğretim ve müfredat açısından değil, kısa vadeli düşünme ve kısa vadeli eylem planları açısından da böyle. Nasıl dershaneler yıllık düşünüp, yıllık planlama ile öğrenci kaydı alıyor idi ise, şimdi de özel okul öğrencilerinden pay kapma bakımından böylesi bir anlayış ortaya çıktı. Bir öğrencinin eğitim öğretim hayatı dörder yıllık periyotlara bölünmüş ve gerek öğretmenleri, gerek arkadaşlık ilişkileri ve sosyal ortamı, gerekse müfredatın tamamlanması bakından bir bütün olması gerekirken, bazı özel okulların telefonla her sınıf kademesinden öğrenci devşirmeye çalışması dikkat çekici. İşin kötü tarafı öğrenci devşirebilmek için sunulan tek cazip teklif “fiyat avantajı”. Piyasada kabul gören ve olması gereken bedellerin yarı fiyatına öğrenci alan kurumların sürdürülebilir olmadığı bir gerçek. Bu okulların kapanması veya eğitim kadrosu, eğitim araç ve gereçleri bakımından kalitesinin standart altı kalması durumunda öğrencilerin yılları heba olmuş olacak.
Bence devlet özel eğitim kurumları için asgari bir bedel tespit etmelidir. Örneğin sağlıkta fiyat üzerinden rekabet yapılması yasaktır. Tabip odaları iller için asgari hizmet ücretleri belirlerler. Rekabetin daha iyi hizmet üzerinden olması gerekir.
Dedik ya, bu işler zamanla düzelecektir. Düzelinceye kadar geçen zaman diliminde doğru tercihler bakımından velilere büyük sorumluluklar düşüyor.
Bu haber 3475 defa okunmuştur.