Prof.Dr.Bülent TOPUZ

ANASAYFA ARAMA FOTO GALERİ VİDEOLAR ANKETLER SİTENE EKLE RSS KAYNAĞI İLETİŞİM FORMU

ARAMA


Gelişmiş Arama

YENİ EKLENENLER

İSTATİSTİKLER

13 kategori altında, toplam 400 konu bulunmaktadır. Bu konular toplam 3925671 defa okunmuş, 1144 rahatsızlık şikayeti veya yorum yazılmıştır.

APARTLAR; SEBEP Mİ? SONUÇ MU? SORUN MU? (11 Kasım 2013)

Prof.Dr.Bülent TOPUZ

17.Kasım.2013, 23:25

Prof.Dr.Bülent TOPUZ

 Üniversitenin kendi içinde derslik, laboratuar, sosyal imkanlar vb yaşadığı sorunlar bir tarafa, bu kadar ilave nüfusun şehrin sosyokültürel ve ekonomik hayatını da etkilemesi doğal. Benim bildiğim kadarı ile ilk yüzleştiğimiz sorun barınma idi. Bir önceki Valimiz Yavuz Erkmen’in apart yapılmasını teşvik ettiğini çok iyi hatırlıyorum. Sözlü teşvik yeterli olsa idi, Pamukkale/Karahayıt turizm bölgesinde de epey bir şeyler olurdu. Asıl teşvik edici olan apartların ekonomik getirisi oldu. En küçük evin yarısı kadar kapalı alana sahip ve dolayısı ile yarı fiyatına sahip bir mekan, en az bir öğrenciye kiralanırken, öğrenci sayısında sınırlama yok. Dört kişiye 6-8 yüz liraya kiralandığında, öğrenci başına düşen paranın önemi yok.

Şimdi gelelim güncel tartışmaya. Öncelikle şunu belirtmek lazım ki apartlar fuhuş olgusunun sebebi ya da sonucu değildir. Fahişeliğin insanoğlunun en eski mesleklerinden biri olduğu söylenir. Yani aparttan önce de fuhuş vardı. Güncel tartışma bağlamında bizim üç sorunumuz var;


Birincisi sorun; Yurtkur’a ait yurtlardaki yatak kapasitesinin 100 bin civarında iken, müracaatlarım 400 bine doğru uzanması. Memleketinden kızını bir yurda yerleştirmek için elinden tutup gelen bir ailenin, yurt çıkmadığı andan itibaren kızını kendi kendine emanet etmek durumunda kalması. Şimdi hemen kız reşit sana ne, bana ne ve hatta babasına ne diye çemkirmeyin. İki yıl önce oğlum İstanbul’da bir üniversiteye kayıt yaptırdık. Öğrenciliğimin bir kısmı yurtta, bir kısmı evde geçmiş biri olarak; ilk tercihimiz yurt oldu. Zira yurt hayatı şehri, çevreyi, insanı ve nihayet kendini tanımak bakımdan uygundur. Zaman içinde hangi semtte, ne kadara ve en önemlisi kiminle eve çıkacağına ya da çıkmayacağına karar verirsin. Tabii giderlerini karşılayanların yani, ailenin rızasını da almak gerekir.


İkinci sorunumuz saatlik veya günlük apart kiralamasının ortaya çıkardığı haksız rekabet. Oteller yapılmış, insanlar istihdam edilmiş, ama müşteri apartlarda dolaşıyor. Neymiş kimlik sorulmuyormuş. İşin bu tarafında bir açmaz var, nasıl hal yol olur bilemiyorum. Kanunla bu işin halledilebileceğini de sanmıyorum. Yasal düzenleme ancak haksız rekabeti önler ve vergilendirmeye hizmet edebilir.


Gelelim üçüncü sorunumuza. Bu ülkenin benim de mensubu olduğum üniversiteleri ve bilim adamları ne iş yapar? Hangi toplum sorununda bırakın çözüm bulmayı bir durum tespit yapmışlardır. Yaşam boşluk kaldırmaz. Bilimin bıraktığı boşluğa gazeteci ve bürokrat yerleşiyor. Bürokrat diyor ki “Saha araştırması yaptım, jinekologlara sordum, kız öğrenciler arasında kürtaj patlaması var”. Gazeteci mikrofoni apart işletmecisine uzatmış işletmeci diyor ki “Günü birlik apartı en çok muhafazakarlar tercih ediyor, zira gizlenmesi daha kolay”.  Bu ifadelerin doğru ya da yanlış olmasından ziyade sağlıklı olup olmadığı önemli. Sağlıklı veri ancak materyal metot bilen, objektif çalışan araştırmacılar tarafından sağlanabilir. Ortada başbakana sunulan bir rapor lafıdır dolaşıyor. Rapor bilimsel değilse, raporlayanın tarafını tarif eder. Münferit vakalar yaygınmış gibi algılanabilir. Bu algı üzerinden yapılacak genellemeler ve dahi tedbirler toplumu gerer. Tıpkı şimdi olduğu gibi…

Bu haber 3405 defa okunmuştur.

Delicious  Facebook  FriendFeed  Twitter  Google  StubmleUpon  Digg  Netvibes  Reddit
YOLLAR VE ÖNCELİKLER (11 Eylül 2017)22.Nisan.2019

ANKET

Sizce bu sitenin insanlara faydası var mı?






Tüm Anketler

ÖNEMLİ LİNKLER

GALERİ

KBB

www.bulenttopuz.com 2007 ..:: KBB Hastalıkları Bilgilendirme Portalı ::..
RSS Kaynağı | Editörlük Başvurusu