Hafta sonu Diyarbakır’da bir programım var. Cuma akşamı alerjik rinit üzerine bir konuşmam olacak, Cumartesi günü bilimsel program devam edecek ve Pazar günü sosyal aktivite ile devam edecek olan program aynı gün bitecek. Yani Denizli’den Cuma günü yola çıkıp, Pazar günü dönmem lazım. Hemen THY’nin web sitesine girdim ve uçuş araştırdım. Ben yukarıda anlattığım programa Cuma günü gidip Pazar günü dönemiyorum. Cuma akşamı programına yetişmek için perşembeden gitmem gerekiyor, dönüşüm ise Pazartesine kalıyor. Bereket Pegasus var diyorum ve onun web sayfasından araştırıyorum. Evet, Cuma günü yola çıkıp Cuma programına yetişiyorum ancak Pazar günü Denizli’ye dönemiyorum. Bu durum bana on yıl kadar önce yaşadığım ve bu köşede paylaştığım bir olayı hatırlattı. Şöyle ki;
Baş dönmesi kongrelerinden birini Denizli’de yapmak için yöneticileri arkadaşlarım olan ilgili dernekle anlaştım. Türkiye’nin çeşitli illerinde kongre yapan bu gruba Pamukkale’de bir kongre yapmak cazip geldi. 500 kadar KBB hekimini Denizli’de ağırlayacağız. İlimizin tanıtımı açısından güzel bir fırsat olacak. Belki de bunun arkası gelecek. Anlaşmadan bir hafta sonra iptal bilgisi geldi. Sebebini sorduğumda, organizasyon firmasının Denizli/Pamukkale’ye transferde yaşanacak güçlükleri mazeret gösterdiğini öğrendim.
Bir keresinde de yine böyle Gaziantep’e konuşmacı olarak davet edilmiştim de, ÇardakHavalimanı’ndan uçak inemediği için geri dönmüştüm. Zaten kış geldi mi bu riski göze alamayan iş adamları da hemen İzmir bağlantılı uçmaya başlıyorlar. Bu durum uçak yolcusunda düşmeye yol açıyor. Atatürk havalimanında rötarlara bağlı sıkışıklık olunca ilk iptal edilecek uçuş olarak Denizli akla geliyormuş gibi geliyor bana, zira yolcusu az.
Cuma sabahı Çardak’a doğru taksi ile yola çıktığımızda THY uçuşunun iptal edildiğini öğreniyoruz. Yanımdaki THY yolcusu elindeki mini bilgisayar ile hemen Pegasus’dan bilet alıyor. Zira Pegasus Çardak’a bir gün önceden iniyor ve geceliyor. Havaalanına vardığımızda gördüğümüz sis inişte sorun yaratıyor, ama kalkışta sorun yaratmıyor olmalı. Havalandığımızda aşağı bakıyorum sis sadece havaalanı üzerinde diğer taraflar açık. Bu havaalanı bir talihsizlik.
Anlayacağınız Denizli’ye uçakla ulaşmak müşkül bir durum. İzmir dışında tren yolu bağlantımız yok bizim. Otoyol ve deniz bağlantısı da yok. Haksızlık etmek de istemem, duble yol çalışmaları kesintisiz devam ediyor.
Ulaşım önemlidir. Marka şehir olabilmenin temel şartlarından biri ulaşılabilir olmaktır. Dört ulaşım yönteminden en az üçü ile ulaşılabilir, bunlardan ikisi ile mükemmel ulaşılabilir olacaksınız. Yukarıda anlattıklarım ve kişisel tecrübeleriniz doğrultusundan bi düşünün bakalım Denizli kolay ulaşılabilir bir şehir mi?
Bu nedenledir ki oteller zinciri, hastaneler zinciri olan markalar Denizli’ye yatırım yapmakta nazlanıyor.
Bu ilin bürokratı, iş adamı, siyasetçisi bu durumu görüyor ve bu konuda oldukça fazla gayret de sarf ediyorlar. Sonuç alınacağına dair duyumlarımız da var. Sabırsızlanıyoruz zira bu durumda sadece Denizli değil ülkemiz de kaybediyor.