Prof.Dr.Bülent TOPUZ

ANASAYFA ARAMA FOTO GALERİ VİDEOLAR ANKETLER SİTENE EKLE RSS KAYNAĞI İLETİŞİM FORMU

ARAMA


Gelişmiş Arama

YENİ EKLENENLER

İSTATİSTİKLER

13 kategori altında, toplam 400 konu bulunmaktadır. Bu konular toplam 3929683 defa okunmuş, 1144 rahatsızlık şikayeti veya yorum yazılmıştır.

YAŞAR KEMAL KENDİ KÜRT, DİLİ TÜRK, SÖZÜ EVRENSEL (10 Mart 2015)

Prof.Dr.Bülent TOPUZ

13.Mart.2015, 22:27

Prof.Dr.Bülent TOPUZ

Her ölüm bir muhasebedir kalanlar için. En yakınından başlar sorular. Sağlığında yeterince ilgilenebildik mi? Kıymetini bilebildik mi? Genellikle olumlu yönleri söylenir. Akla gelenlerde öyle midir, bilinmez. Bu toprakların adetidir, ölenin ardından kötü konuşulmaz. Neden acaba? Kendini savunamaz diye herhalde. Halbuki, biz kendisi orada olmayan niceleri için pekala gıybet yapabiliyoruz. Belki de bana ve benim fikri dünyama artık zararı olmaz diye düşünüyoruz.

 

Yine de tek tük ve kırıntı kabilinden bazı olumsuz yorumlar da duymadım değil. Örneğin bir arkadaşım roman dili çok kötü idi, beni romandan soğuttu dedi. Uzun tasvirlerden sıkılmıştı, “Romanı roman yapan biraz da tasvirlerdir, hikaye değil ki bu, hemen mevzuya gelelim,” dedim kısık bir sesle..

 

Okuduğum ilk romandır “Yer Demir Gök Bakır”. Ortaokul üçüncü sınıfta Türkçe öğretmenimden pek korkardım. O güne kadar roman okuyun özetleyin denildiğinde, Hayat Ansiklopedisi’ndeki özetlerden Sinekli Bakkal, Çalıkuşu vb apartır giderdim. O zamanın jargonu sol ve okunması gereken de o minval üzre. Romandaki uzun uzadıya tasvirleri hatırlıyorum. Toplumsal sorunlarımızdan biri olan şıhlık olgusunu güzel tasvir etmişti.

 

Bir yazar, İnce Mehmet’in ikinci ve üçüncü ciltlerinin Sedat Simavi tarafından finanse edildiğini, ödemenin peşin yapıldığını ve yıllarca roman çıksın diye beklendiğini yazıyor. Bu bize, sanatçıyı koruyan ve kollayan bir burjuvanın gerekliğini bir kere daha hatırlatıyor. Necip Fazıl da iktidardan mı beslenirmiş ne. Ama olsun, bazı dizeleri hala rehberdir bazı gönüllere…

 

Yaşar Kemal, Nobel Edebiyat Ödülü’ne ilk aday gösterilen Türk. Hafızam beni aday gösterildiği o günlere götürüyor. Hanımı İngilizcesi iyi olan bir Musevi. Hanımının akrabalarının Amerika’da bir basımevi vardı. Bu sayede kitapları basılabiliyor ve yayınlanabiliyordu ve popüler olabiliyordu. İnternetten araştırdım böylesi bir hikaye yok. Ama bugün arkasından ağıt yakanların, o gün kıskançlıktan küçümsediklerini öğreniyorum. Türkler Kürt diye, Kürtler Türkçe yazıyor diye küçümsemişler. Hanımı Tilda’nın Müslüman mezarlığına gömüldüğünü, yani sonradan Müslüman olduğunu öğreniyorum. Bu hikayeler bana “insani ilişkilerde en temel olan değer; insanın değişebileceği olgusudur” dedirtiyor. Bunu ötekileştirmeye meyilli olanlara söylüyorum, bana göre değişmese de fark etmez.

 

“Kendi Kürt, dili Türk, Sözü evrensel” olan bu yazarımızda bu coğrafyanın birlikteliğini isteyenlere de, ayrılık isteyenlere de bol malzeme var. Vefatı sonrası ortaya çıkan genel manzara birlik yönünde; bu durum Yaşar Kemal’in sözünde, duruşunda, sanatında bir ağırlık oluğunun kanıtıdır. Vasiyeti diyebileceğimiz kendi sözleri ile bitirelim.


“Bir, benim kitaplarımı okuyan katil olmasın, savaş düşmanı olsun. İki, insanın insanı sömürmesine karşı çıksın. Kimse kimseyi aşağılayamasın. Kimse kimseyi asimile edemesin. İnsanları asimile etmeye can atan devletlere, hükümetlere olanak verilmesin. Benim kitaplarımı okuyanlar bilsinler ki, bir kültürü yok edenlerin kendi kültürleri, insanlıkları ellerinden uçmuş gitmiştir. Benim kitaplarımı okuyanlar yoksullarla birlik olsunlar, yoksulluk bütün insanlığın utancıdır. Benim kitaplarımı okuyanlar cümle kötülüklerden arınsınlar. “

Bu haber 3144 defa okunmuştur.

Delicious  Facebook  FriendFeed  Twitter  Google  StubmleUpon  Digg  Netvibes  Reddit
YOLLAR VE ÖNCELİKLER (11 Eylül 2017)22.Nisan.2019

ANKET

Sizce bu sitenin insanlara faydası var mı?






Tüm Anketler

ÖNEMLİ LİNKLER

GALERİ

KBB

www.bulenttopuz.com 2007 ..:: KBB Hastalıkları Bilgilendirme Portalı ::..
RSS Kaynağı | Editörlük Başvurusu