Prof.Dr.Bülent TOPUZ

ANASAYFA ARAMA FOTO GALERİ VİDEOLAR ANKETLER SİTENE EKLE RSS KAYNAĞI İLETİŞİM FORMU

ARAMA


Gelişmiş Arama

YENİ EKLENENLER

İSTATİSTİKLER

13 kategori altında, toplam 400 konu bulunmaktadır. Bu konular toplam 3928484 defa okunmuş, 1144 rahatsızlık şikayeti veya yorum yazılmıştır.

GEZİ ÖNCESİ VE SONRASI SOSYAL MEDYA (22 Temmuz 2012)

Prof.Dr.Bülent TOPUZ

23.Temmuz.2013, 11:37

Prof.Dr.Bülent TOPUZ

Bir dostumun tavsiyesi ile facebook’a daha fazla vakit ayırır oldum. Önceleri elim sürçer diye çekingen davranıyordum, ama şimdi beğen, yorum yap, paylaş alıştım sayılır. Çoğunuz bu kavramların ne anlama geldiğini biliyor.

Hayatın süzgecinden geçmiş onca yazar, düşünür ve bilim ve siyaset adamının, imbikten damıtır gibi rafine hale getirdiği duygu ve düşüncelerini ifade ettikleri sözler, çerez niyetine kullanılıyor facebook denilen deryada. Popüler kültür her şeyi olduğu gibi, özlü sözleri de bir tüketim metaı haline getirmiş. Ne kadar sık tekrarlanırlarsa o kadar yüzeyelleşiyorlar. Ne demek istediğime Hz Mevlana’nın sözünden örnekleyelim. Hani Mevlana hazretleri “Ne olursan ol yine gel” demiş ya, hepimiz bu çağrıyı sevdik, dilimizden düşürmedik, peki kaçımız gel dediği yerin bir tövbe kapısı olduğunu, geçmişteki kötülüklere bir sünger çekip yani bir başlangıca davet edildiğimizi ve hatta bunu tasavvuf/İslam dini çerçevesinde yapıldığını anladık.

Facebook’ta paylaşılan özlü sözlerin iki özelliği var. Birincisi aynı özlü söz değişik kişiler tarafından sürekli paylaşılıyor. Konuya olumlu yönden bakarsak, bu o sözün en azından belirli bir kesim için asgari müşterek olduğu anlamına geliyor. Bu durumda günlük hayatımızdaki insani ilişkilerin bu söylemlere uygun olmasını beklersiniz değil mi? hiç de öyle olmadığına göre; şimdi ben düşünmeden paylaşılıyor desem kastı aşan bir ifade kullanmış olur muyum?

İkincisi ise bazı kişiler yıl 365 gün, sabah akşam sürekli özlü söz paylaşıyorlar. Bunlara internet memuru desem alınırlar mı acaba. İşçi diyemiyeceğim çünkü emek tarafı pek bi zayıf.

Facebook tanıdıklarla iletişime geçmek, geçen yılların neleri değiştirdiğini/geliştirdiğini anlamak, az tanıdıklarını daha yakından tanımak, bazen de satır aralarını okuyarak inip çıkan ruh hallerine şahit olmak gibi fonksiyonlar görebilir. Ancak ne yazık ki herhangi bir süzgeçten geçirilmeden yapılan paylaşımlar, bir süre sonra tam da “sanal dünyanın” karşılığı oluyor ve bu dünyanın çekiciliği sürdürülebilir değildir.

Demem o ki paylaşımlar kendimize ait duygu ve düşünceler olur ise, alıntılar gündeme uygun olur ise, biraz da kendimizi tarif edebilir ise bir masada karşılıklı oturuyor, birbirimize elimizle dokunuyor hissine kapılabiliriz.

Satırların buraya adar olan kısmını Gezi Olayları öncesi yazmıştım. Araya başkaca güncel konular girdiği için gazeteye gönderemedim. Facebook ve twitter ile ilgili, en azından uzunca bir süre değişmeyeceğini zannettiğim izlenim ve beklentilerim Gezi Olayları ile ters yüz oldu. Hepimizin ezberi bozuldu. Facebook tam da benim eleştirdiğim noktadan alt üst oldu. Birden herkesin fikri geldi. İster kendi cümleleri ile ilgili olsun, ister paylaşımlar şeklinde olsun herkes kendini anlatır oldu. Ayrışmalar belirginleşti. Genel geçer, herkesin paylaştığı, ancak hayatına uygulamadığı özlü/güzel sözler azaldı.

Şimdi işin içine bir de dedektiflik girdi. Herhangi bir paylaşımın doğruluğu en geç 24 saat içinde test ediliyor. Böylece paylaşılan her şeyin doğru olmayabileceğini de öğrenmiş olduk. Gezi öncesi sanırım herkesin bir dünyası var idi ve herkes önyargılarının çizdiği dünyaya inanıyordu. Şimdi bir karşı taraf var, sorguluyor ve paylaşıyor. Bu süreci sağlıklı buluyorum. Somut bir tespit ile yazımızı sonlandıralım.

Ak Parti AR-GE başkanlığınca yapılan “Sosyal Medyanın Siyaset Üzerine Etkisi” adlı çalıştayın raporu "Eğer 28 Şubat döneminde Facebook ve Twitter olsaydı 28 Şubat darbesi olamazdı" şeklinde çıkıyor. Düşünsenize; Müslüm Gündüz bir tarafa da, Ali Kalkancı ve Fadime Şahin’in aslında birer profesyonel olduğu 24 saat içinde ortaya çıkacaktı. Tıpkı Müftü karısıyım diyen kadının tez zamanda foyasının meydana çıktığı gibi. 

Bu haber 3428 defa okunmuştur.

Delicious  Facebook  FriendFeed  Twitter  Google  StubmleUpon  Digg  Netvibes  Reddit
YOLLAR VE ÖNCELİKLER (11 Eylül 2017)22.Nisan.2019

ANKET

Sizce bu sitenin insanlara faydası var mı?






Tüm Anketler

ÖNEMLİ LİNKLER

GALERİ

KBB

www.bulenttopuz.com 2007 ..:: KBB Hastalıkları Bilgilendirme Portalı ::..
RSS Kaynağı | Editörlük Başvurusu