SAMSUN’DAN DENİZLİ’YE UYARI

TOKİ bakış açınıza göre değişen; başarılı veya başarısız bulunabilinen bir kurum. Başarılı bulanlar ucuz konut üreterek dar gelirliyi ev sahibi yapışını, konutların belirli bir standardın üstünde oluşunu ve nihayet sadece konut üretmeyip çevreyi de düzenlediğini ve hatta kentsel dönüşüm projelerine imza attığını belirtmekteler. Eleştirenler ise hazine arazilerinden bedava arsa devralmakla ucuz üretim yapabildiği, sadece dar gelirliye değil lüks konut sınıfına da girerek mütahitlerle haksız rekabete girdiği ve serbest piyasa ekonomisine aykırı davrandığı iddiasında bulunmaktalar. Samsun’daki sel baskını ve sonuçları nedeniyle artık TOKİ’ye bilimsel verileri dikkate almadığı eleştirisi de getirilebilir.

Genel olarak, “bilim ne diyor sorusuna ve cevabına” meraklı olduğumuz söylenemez. Bilimsel verileri kullanmıyoruz. “Dere yatağına konut yapılırsa ne olabilir?” sorusunu cevaplayabilecek iki yöntem vardır. Birincisi tecrübeye dayalı olarak geçmiş yılları yaşayan kişilere sormaktır. İkincisi meteorolojik verileri alıp değerlendirmektir. Veri almak yeterli değildir. Veri değerlendirmek de ayrı bir eğitim gerektirir. Örneğin son elli yıllık yağış miktarına göre yapacağınız bir planlama fiyasko ile sonuçlanabilir. Zira bu hesaplama da, son yılların sorunu olan “Küresel Isınma” hesaba katılmamış oluyor. Küresel ısınmayı iki yıl üst üste yağışların az olmasına bağlı olarak kuraklık yaşanmasına dayalı bir tespit olduğunu düşünürseniz, takip eden yağışlı yıllar sizi şaşırtır. Demek ki küresel ısınma uydurma bir iddia imiş diyebilirsiniz.

Halbuki küresel ısınma; aşırı ısınma kadar, aşırı soğuma ve aşırı yağış demektir. Yani mevsim normallerinin çok ötesinde iklim olayları yaşamaktır. Bu durumda yaşanmamış kuraklıklar ve yaşanmamış sellerin beklentisi ve tedbiri içinde olmamız gerekir. Yani “son elli yılda rastlanmayan yağış oldu” mazeretinin arkasına; belki kırk yıl önce yapılan yapılar için sığınabiliriz, ama son beş on yılda yapılanlar için değil.

Denizli İnşaat Mühendisleri Odası Başkanı Hayri Ün, Denizli’de TOKİ marifeti ile yapılacak olan Ak Vadi Projesi/konutları için yeniden gözden geçirilmeli diyor. Ben ise asıl tehlikeyi başka yerde görüyorum. Karcı Dağı silsilesi üzerine olabilecek bir aşırı yağış, dağdaki vadilerden akıp, şehre geldiğinde yatağını bulamayınca; şehir içinde çukur bulduğu her alana saldırıp, dolduracaktır. Bu durumda yollarımızdaki alt geçitler ciddi tehlike oluşturabilir. Yetkililer bu kavşakların drenajı konusundaki önlemleri bir kere daha gözden geçirmelidirler diye düşünüyorum.

Sizce bu sitenin insanlara faydası var mı?

Fikrim yok.
Evet çok az var.
Orta derecede var.
İleri düzeyde faydalı.
Beklenenin de üzerinde.