| |||||||||||||||||||
| |||||||||||||||||||
| |||||||||||||||||||
ARAMAEN ÇOK OKUNANLAR
YENİ EKLENENLERİSTATİSTİKLER13 kategori altında, toplam 400 konu bulunmaktadır. Bu konular toplam 4076244 defa okunmuş, 1145 rahatsızlık şikayeti veya yorum yazılmıştır. |
KRONİK TONSİLLİT18.Şubat.2008, 12:43 Prof.Dr.Bülent TOPUZ Bir yılda en az 7 defa veya iki yıl üst üste her yıl en az 5 defa geçirilen akut tonsillit atakları, kronik tonsillit olarak tanımlanır. KRONİK TONSİLLİT Bir yılda en az 7 defa veya iki yıl üst üste her yıl en az 5 defa geçirilen akut tonsillit atakları, kronik tonsillit olarak tanımlanır. Bu sayılar aileden alınmakta ve çoğu zaman sağlıklı olamamaktadır. Hekimin ailenin verdiği anamnez konusunda kuşkusu varsa hastayı kendisi takibe almalıdır. Kronik tonsillit hastalarında hecmelerin klinik tablosu akut tonsillitten farksızdır. Muayenelerinde akut tabloya ilaveten ileri derecede büyük tonsillerle karşılaşılabilir. Her büyük tonsil kronik olarak değerlendirilemeyeceği gibi; tonsillerin küçük olması da normal olarak değerlendirilemez. Aksine tekrarlayan tonsillit ataklarına bağlı olarak gelişen fibroz tonsil dokusunun büzülmesine neden olabilir. Bu tonsillerin kriptaları silinmiş üzerleri düzleşmiştir. Bu tablolara yetişkinlerde rastlanır. Tonsillit atakları hastalarda işgücü kaybına, okulda başarısızlığa, yaşam standardının düşmesine, akut tonsillofarenjit kısmında belirtilen komplikasyonların gelişme riskinin artmasına ve tadavilere bağlı maddi kayıplara neden olurlar. Bu nedenle, bu hastalarda atakların tek tek tedavisi yerine ya penisilin profilaksisine ya da tonsillektomiye başvurulur. Profilaksi üç haftada bir yapılan depo penisilin enjeksiyonudur. Profilaksiye rağmen atak geçiren hastalar olabilir. Bunun nedenleri: 1-Streptokok dışı bir mikroorganizma ile enfeksiyon gelişmiş olabilir 2-Normal florada bulunan ve kendileri tonsillofarenjit yapmayan S. aureus, H. inluenza M. kataralis gibi mikroorganizmaların salgılamış olduğu beta laktamazla penisilinin inaktif hale getirilebilir. Böyle durumlarda beta laktamaz stabil aminopenisilinler kullanılmalıdır. Hastalarda enfeksiyonun streptokokal olduğunun tespiti gerekir Bu amaçla başvurulan iki yöntem boğaz kültürü ve ASO bakılmasıdır. Boğaz kültüründe tekrarlayan tonsillit açısından önemli olan bakteri AGBHS’tur. Diğer gruplar ve Beta hemoliz yapmayanlar normal florada vardır ve önemsizdir. ASO titrasyonunun yüksek oluşu tek başına kronik tonsillit lehine değerlendirilemez, kliniğin desteklemesi gerekir. Diğer taraftan kliniği olmayan hastalarda, kültürde üreme olsa bile tedavi gerekmez. Bu hastalarda ASO yüksekliğine rastlanmaz. Başkalarına geçme ihtimali oldukça düşüktür. Hastanın kendisi için komplikasyon gelişme riski yoktur. Bu hastalarda tonsillektomi endikasyonu yoktur. Kronik tonsillit hastaları hecmelerin dışında muayene edilirlerse ön plikanın hiperemik olduğu, farenks de granüler lenfoid hiperplazinin varlığı tespit edilebilir. Ön plikaya abeslang ile bastırınca üst kutupdan epitel, lökosit, besin ve bakteri artıklarından oluşan magma(tonsil taşı) gelebilir. Bu bulguya özellikle yetişkinlerde rastlanır. Magma pis kokuludur ve hasta ağız kokusundan şikayetçidir. Çocuklarda boyunda lenfadenopatiler mevcuttur. Bu hastalarda izole farenjit atakları da görülebilir. Farenjit kendisini boğazda yanma ve boğazda çepeçevre yüzük şeklinde daralma ile belli eder. Yutma güçlüğü oldukça belirgindir. Kulağa vuran ağrı görülebilir. Bu konu 30590 defa okunmuştur.
Siz de bu konu ile ilgili soru sormak isterseniz; lütfen Yorum veya Sorunuz sekmesindeki formu doldurup gönderiniz. Yazılan yorum, şikayet veya sorular konu altında yayınlanacak olup siteyi ziyaret eden herkes tarafından okunabilecektir. Buraya yazan herkes bu şartı peşinen kabul etmiş sayılır. |
YORUM VE SORULAR
ÖNEMLİ LİNKLER
GALERİ |
|||||||||||||||||
www.bulenttopuz.com 2007 ..:: KBB Hastalıkları Bilgilendirme Portalı ::.. Altyapı: MyDesign Haber Sistemi
|